14 Mayıs’ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinin ardından, kesin sonuçlar henüz açıklanmasa da yeni dönem Meclis profili şekillendi.
Geçen dönemlerde olduğu gibi Meclis’in meslek profili yeni dönemde de genellikle avukat, tıp doktoru ve mühendislerden oluşuyor.
Yeni dönemle birlikte siyasette liyakat tartışmaları yeniden tartışılmaya başlandı. Öyle ki kanun yapımı, denetim mekanizmaları, asker gönderme, uluslararası anlaşmaların uygun bulunması gibi işlevlerin Meclis’ten geçtiğini göz önünde bulundurursak; milletvekillerinin nitelikli ve uzmanlığı gereği “yeterli” olması gerekiyor. Bunun için siyasetteki ‘liyakat’ ilkesi yasama organı için de fazlasıyla önem arz ediyor.
Siyasi partiler, listeler oluşturulurken vekil adaylarından başvuru ücreti dışında hiçbir kriter gözetmiyorlar. Başka bir deyişle, 2839 Sayılı ‘Milletvekili Seçim Kanunu’nda’ da belirlenen “T.C. Vatandaşı olmak, 18 yaşına doldurmak, belirli bir süre de olsa hapis cezası almamak ve en az ilkokul mezunu olmak” gibi şartlar dışında niteliği belirlemeye ve liyakatı ön plana çıkarır hiçbir kriter yok.
Yine de, 28. Yasama Dönemi için Meclis’te yer alacak milletvekillerinin dağılımının çoğunlukla yükseköğretim mezunu olduğunu ve çeşitli mesleklerden oluştuğunu görebiliyoruz. Özellikle geçen dönemlerde olduğu gibi Meclis’in meslek profili, genellikle avukat, tıp doktoru ve mühendislerden oluşuyor.
Detaylandıracak olursak, aşağıdaki grafikte de görüleceği üzere 28. Yasama Dönemi’nde seçilen 600 milletvekilinin 558’inin lisans ve lisansüstü, 41’inin ortaöğretim ve 1’inin de ilköğretim mezunu olduğunu görebiliyoruz.
Bunun yanı sıra, yeni dönem milletvekillerinin mesleklerinin çoğunlukla avukat, mühendis ve iş insanı olduğunu da görebiliyoruz. Buna göre, 600 milletvekili mesleklerine göre incelendiğinde sırasıyla vekillerin, 119’u avukat, 62’si mühendis, 50’si iş insanı, 32’si yönetici, 31’i tıp doktoru ve 30’u da akademisyen.
Geçtiğimiz yasama dönemleriyle kıyaslandığında ise 28. Yasama Dönemi'nde yer alan milletvekillerinin daha çeşitli mesleklere sahip olduğu söylenebilir. Ancak, ‘liyakat’ bağlamında, milletvekillerinin yasamanın mutfağı olan ihtisas komisyonlarında nitelikli bir şekilde görev almaları asıl olarak irdelenmesi gereken bir konu.